Meme Kanseri Bilinçlendirme Ayı


Selamlar

Bildiğiniz gibi Ekim ayı meme kanseri bilinçlendirme ayıydı. Bende bu konuda üzerime düşeni yapıp bu yazıyı sizlerle paylaşmak istedim.

İçinde yaşadığımız zamanının genel özellikleri olan stres, sigara tüketimi, sağlıksız beslenme, düzensiz yaşam, evlilik ve doğum yaşlarının gecikmesi gibi sebepler ne yazıkki göğüs kanseri risk yaşını 30 dan 20 ye kadar düşürdü.

20 yaştan sonra yılda 2 kez, 40 yaştan sonra 2 yılda bir kontrole gidilmesi öneriliyor. Bunun dışında her kadının artık elle muayeneyi öğrenmesi şart.

Günümüzde 8 kadından biri göğüs kanserine yakalanabiliyor. Bu yüzden bu konuda özellikle dikkatli olmalıyız.

Geçenlerde haberlerde 2011'de tedavi amaçlı bir iğnenin insanlarda denenmeye başlanacağını duydum. Umarım bu illetin en kısa sürede tedavisini bulabilirler.

Benim yengem ve 2 halam kansere yenik düştü. Çok sevdiğim insanlar kansere yakalandılar ama tüm güçleriyle savaştılar ve kazandılar.

Bu yüzden sigarayı bırakmanız, spor yapmanız, sağlıklı beslenmeniz ve düzenli yaşamanız kanser riskini azaltmak adına çok önemli. Bu arada eğerki ailenizde kanser geni varsa özellikle dikkat etmelisiniz. Ben bu yüzden bir süre önce sigarayı bıraktım. Her gün canım istiyor ama tedavisi bulunana kadar ben de dikkat etmeye çalışacağım.

Ayrıca hamilelere seslenmek istiyorum. Lütfen ama lütfen hamileyken sigara içmeyin ve sigaraya maruz kalmamaya çalışın!!!

Milliyet gazetesi yazarı Meral Tamer'in dediği gibi ' Kansere yakalanmayalım, kanseri yakalayalım!!!'


hnd

Doğum Günümde Neler Yaptım??



Selamlar

Tembel teneke hnd karşınızda... Bildiğiniz gibi 1 Ekim doğum günümdü ve artık 25 yaşında bir insanım. püf... Artık 'yetişkin' bir insan olduğum için eskiden utanmasalar davul ve zurnayla doğumgünümü kutlayacak sevgili sülalem bu sene hayırsızlıkta rekor kırdı. Sülalemin yarısından fazlası unuttu doğum günümü :( Bahaneleride 'aklımızdaydı vallahi. unutmuşuz.' Valla çok organize bir şekilde unuttular. Burdan hepsini tebrik ediyorum. Annem, babam ve 2 kuzenim haricinde hatırlayan olmadı. Bu haricinde kısmına girenler: Amca, 2 teyze, 2 enişte, 4 kuzen ve ANNEANNEM&DEDEM. Zaten daha sonra anneannemin burnundan getirdim unuttu diye.

Arkadaşlarımın çoğu kutladı. Zaten Facebook çıktı mertlik bozuldu. 'Sıkıyosa facebook'a bakmadan söyleyin doğum günümü' tribinde gezindim ortalarda :D

Neler yaptığıma gelecek olursak... 1 Ekim cuma gününe denk geldiği için bir aile geleneği haline gelen 'Tuzla'ya balığa' etkinliğini düzenledik yine. Valla ne yalan söyleyeyim, Adil'den başka hiç bir yerde o kadar keyifli bir doğum günü yemeği geçiremem herhalde. Cumartesi günü Ece'yle buluşup Caddebostan'a House Cafe'ye brunch yapmaya gittik. Sonra azıcık gezdik dolaştık. Daha sonra eve gidip Pelit'in makaronlarıyla kendimden geçtim. Pazar günü ise en iyi arkadaşlarımdan Sinem'le yine caddeye gittik. Yine paso gezip dolaştık ama benim ayakların kendine gelmeleri 1 haftayı buldu.

Evden burnunu nadiren çıkaran bir insan olarak çok keyifli bir doğum günü haftasıydı.

Dikkat ettiyseniz paso bir şeyler yendi o haftasonunda. Yanımda sürekli fotoğraf makinesi olmasına rağmen her seferinde unuttum fotoğraf çekmeyi! :(( Halbuki bir sürü görselle hazırlamak isterdim bu postu. Her seferinde siparişi vermeden önce aklımda 'Fotoğraf çekmeyi unutma!' düşüncesi vardı ama tabaklar önümüze konduğu andan itibaren bir black out yaşayıp gözümü açtığımda tabak boş oluyordu. Tek 1 fotoğraf bile çekemezmi insan ya.. peh...

Gelelim doğum günü hediyelerine... 'Hediyeler mi? Ne hediyesi be? Kazık kadar insansın sen! Yok sana hediye!' İnsanların çoğundan bu şekilde tepkiler aldım doğum günü hediyesi olarak :D Allahtan sevgili ailem var! Onlarda olmasa zaten... *sniff**sniff* (... diyerek duygu sömürüsü başlar :p) Ailem bu seneki doğum günüm için cici bir kolye almışlar bana.


İşte 2010 doğum günüm böyle geçti. Kutlayan herkese çok teşekkürler!
hnd

Sırada Kendini Savunamayan İlk Masum Var


Selamlar
Bu sıralar hem byheh'i hem burayı çok boşladım ama yeni yazılar geliyor merak etmeyin. Bugün güzel şeylerden bahsetmeyeceğim malesef. Bugün szleri toplumsal duyarlılığın bir bölümüne destek olmaya davet ediyorum.
Geçtiğimiz günlerde pisliğin teki (pislikten başka kendisini tasvir edecek kelime bulamıyorum açıkçası) savunmasız bir kediyi tekmeleyerek ve kafasını ezerek öldürdü. Hemde sebepsiz yere. Hatta belki eğlence için... Bu vahşice olayın videoları tüm internette gezdi. Şahsen ben izleyemedim. Geceleri barınaklardaki hayvanları düşünerek uyuyamayan ben, o videoyu izlemeden dağılabiliyorum. Pislik video aracılığıyla tespit edilip içeri alındı fakat hayvanları koruyan bir yasamız olmaması sebebiyle 300 TL vererek serbest kaldı. Hayvanlara eziyet etmek psikopatlığın bir göstergesi bildiğiniz gibi. Ayrıca hayvanlara eziyet edenlerin hatta tecavüz edenlerin sayısı 1-2 değil malesef. Hatta belkide aramızda sessizce gizleniyor bu hasta ruhlar.
Sizler de bu savunmasız canları korumak için bir şeyler yapmak istiyorsanız eğer yukardaki posterde protesto zamanları ve yerleri belirtilmiş bulunuyor. Katılabilenler katılırsa ne güzel olur...
Unutmayın, bu dünya sadece insanların değil! Diğer canlılarla paylaşıyoruz dünyayı. Onların da yaşam hakkına saygı duyalım!
hnd

Happy Birthday to Me!!!


Oleyyy!!! İyiki doğduuummm!!! :D
Sabahtan beride evde 'Happy birthday to me, mandalina suyii..' diye dolaşıyorum. Oh sefam olsun :p

Blogger tarafından desteklenmektedir.